Dünyanın en popüler teknoloji haberleri sitesi TechCrunch’ın kurucusu Micheal Arrington, belki de günümüzde kimsenin aklına gelmeyen ya da gelse bile “çılgınlık” olarak görülen bir işe imza attı. Arrington, 60.000 dolar değerinde Bitcoin ve diğer kripto para türevlerini devreye sokarak oturduğu yerden kilometrelerce uzaktaki bir bölgeden hiçbir banka, satış işlemi, finansal veya adli işlem gerektirmeyen zahmetsiz bir satın alma gerçekleştirdi. Bu olağanüstü gelişmeyi Blockchain ile yapması, Blockchain ve Emlak sektörünün ortak geleceğinin hangi yöne evirileceğini konu edinmemize neden oldu. Biz de bu yeni gelişmeleri EmlakBroker okuyucuları ile paylaşmak istedik. 

TechCrunch'ın kurucusu Micheal Arrington, Ukrayna’da gayrimenkul alanında büyük bir atılım yapmak istedi. Tabii ki Arrington için, ülkedeki iç savaş benzeri bir senaryonun yanı sıra kilometrelerce yol kat etmek de büyük bir eziyet olacaktı. Bunun yerine sadece birkaç tıkla Blockchain teknolojisini devreye sokmak, harika bir yöntemdi ve Arrington bunu yapmaktan çekinmedi.

Arrington’un 60.000 dolarlık kripto para transferi ve satın aldığı gayrimenkulün öyküsü henüz bütünü ile duymamanıza rağmen biz danışmanlar için de heyecan verici değil mi? Dilerseniz hep birlikte TechCrunch'ın kurucusunun harika girişimine ve Blockchain teknolojisinin mülk edinmedeki rolüne ve emlak sektöründeki yatırımcıların satın alma davranışlarındaki değişimlerine bir göz atalım!

Blockchain ile Daha Farklı Çözümler

Günümüzde Blockchain kripto para teknolojisi, herhangi bir aracıya ihtiyaç duymadan dijital dönüşüm ve el değişimi sonucunda maddi kazanç sağlayan bir araçken; artık çok yönlü bir mekanizmanın da fiziksel bir yöntemi olmuş durumda. Arazi ve emlak mülkiyetinin yanı sıra resmi varlıkların da el değişiminde kullanılan bu teknoloji, emlak sektörüne çok farklı ve çok yönlü çözümler sağlayacak gibi görünüyor. Ve kim bilir belki de büyük bir resesyona giren bu sektörün daha hızlı bir ivme yakalamasına ve en nihayetinde hak ettiği konuma gelmesini sağlayabilir.

Bilindiği üzere dünyanın hemen hemen tüm bölgelerinde, gayrimenkul piyasası bilindik yöntemler ile destekleniyor ve farklı problemlere aynı yaklaşımlar ile çözüm sunulmaya çalışılıyor. Oysa ki artık bu sektörün mevcut modası geçmiş teknolojilerini ilerletmenin ve belki de “ölmüş” sayılabilecek bu sektörün tekrar ayağa kalkması sağlanabilir. Peki ama nasıl?

Gayrimenkul Yatırımında Yeni Bir Yol

Gayrimenkul yatırımı yapmak isteyen girişimci ve geliştiriciler, birçok yönü ile yasal, kültürel ve en önemlisi finansal engeller ile karşı karşıya kalıyor. Blockchain teknolojisi savunucuları ise bu problemlere kripto para birimi sisteminin çözüm sağlayacağına ve yeni modeller getireceğine inanıyor.

Bu aşamada Blockchain yatırımcıları yeni bir endüstrinin fitilini ateşledi.  

Ülkelerin Gayrimenkul Sektörü İçin Blockchain Yaklaşımları

ABD ve İngiltere gibi Dünya’nın önde gelen Mortgage piyasaları, fiziksel ödemelerin önüne bir dizi yasal engeller sokmakta ve mülk aidiyeti ya da tapu işlemlerini zorlu süreçlere tabi tutmaktadır. Bunun yerine Blockchain teknolojisi hiçbir yasal işleme ya da yönetmeliğe takılmadan gayrimenkullerin el değişmesini sağlıyor.

ABD’nin önde gelen şirketlerinden Fast Company CEO'sunun bu konudaki düşüncesi ise her şeyi özetler nitelikte. CEO Ragnar Lifthrasir, Blockchain teknolojisinin gayrimenkul-emlak piyasasına yansımalarını şu şekilde ifade ediyor: “Dolandırıcılığı büyük ölçüde azaltabilir, işlem sürtünmesini hafifletebilir ve kapanış maliyetlerini düşürebilir”.

İsveç Stockholm merkezli ChromaWay, gayrimenkul alımlarında ilk dijital dönüşümlerden birine imza attı. Gürcistan, bu alanda diğer bir önemli adımı atmış başka bir ülke. BitFury ile bir proje üzerinde anlaşma sağlayan Gürcistan, buna göre yeni arazi mülkiyeti kayıtlarının blok zinciri sistemine geçişini sağlamak üzere projelere onay verdi.

İşte tüm bu olumlu ve olumsuz örneklere rağmen Blockchain evanjelistleri daha fazlasını keşfetmekte kararlı olduklarını gösterdiler. Micheal Arrington ve diğer evanjelistlere göre bu bürokrasiyi delmenin en ideal yolu, Blockchain şirketleri ile doğrudan bilgi ve veri paylaşımına gerek kalmadan sadece ödemeler üzerinden ortaklık kurmak. Nasıl mı? İşte bahsi geçen girişim de tam olarak burada devreye giriyor!

Kripto Para Piyasasının Gayrimenkul Piyasasına Entegrasyonu

Buna göre başta BitProperty olmak üzere farklı platformlara yönelmek en doğru yaklaşım gibi görünüyor. BitProperty’nin, gayrimenkulün Kripto Para Birimi değerini belirlediği ve alıcı ile satıcı arasındaki doğal ticareti sağladığı biliniyor. BitProperty, satıcının gayrimenkul için uygun gördüğü fiat para birimi ve kripto para birimi karşılıklarını sistemde tutarak, satışın kripto para birimi üzerinden yapılmasını sağlıyor. Tabii ki müteahhitler ve satış temsilcileri BitProperty’de bir hesap açmak ve bu hesaba para eklemek zorunda. Bu para kripto para birimi olabileceği gibi fiat para birimi üzerinden de olabilir. Bu tamamı ile hesap sahibine bağlı bir durum.

Blockchain teknolojisi her yönü ile kolay ve hızlı bir şekilde işlemlerinizi yapmayı sağlar. Şeffaf ve ucuz maliyetli olması da bu teknolojiyi cazip kılmakta. Birçok Blockchain şirketi az da olsa komisyon alabilmektedir. Ama bu miktar fiziki aracılara göre çok az. Aynı zamanda dikkat edilmesi gereken bir noktada her mülk sahibinin ve satıcının geçmişi, blockchain üzerinde şeffaf bir şekilde mevcut ve bu da güvenilirliği hat safhaya taşıyor.

Blockchain teknolojisinin Gayrimenkul piyasasına entegrasyonunun, her iki sektörün de ilerlemesini hangi yönde etkileyeceğini daha güçlü projeleri ve girişimleri gördükten sonra değerlendirmek daha doğru bir yaklaşım olacaktır. Ama şimdiden Micheal Arrington ve diğer girişimcilerin bu adımı, büyük bir adım olarak değerlendirilebilir.