İşimizde başarıya ulaşmak için aslında her zaman insanlara ihtiyacımız var. İyi bir iş planı bulmak için daha önce başarı elde etmiş insanların uyguladığı örnek iş planlarına bakarız. En iyi stratejileri üretebilmek için bir danışmana veya bir ekibe ihtiyaç duyarız. Çalışan insanlar olmadan işletmemizi yürütemeyiz. Hatta bulduğumuz en iyi fikirleri, arkamızda bir destekçi olmadan gerçekleştirmemiz mümkün değildir. Sahip olacağımız uzun vadeli zenginlik ve pazar hakimiyeti gibi değerler de bir ekip olmadan mümkün olamaz.
Ekibimiz, müşterilerimiz, yatırımcılarımız, arkadaşlarımız ve ailemiz, bugünkü konumumuzu geliştirmeye istekli olan herkesi temsil eder. Bu noktaya kadar gerçekleştirdiğimiz başarıların hepsi, aslında yalnız başımıza elde ettiğimiz başarılar değil. Hâl böyle olunca sunduğumuz hizmet de dahil olmak üzere tüm işimizde müşterilerin ve birlikte çalıştığımız insanların her şeyin önünde tutulması gerektiği sonucuna ulaşıyoruz. Emlak işi insan işidir, fazla sadeliğe gelmez. Bu işi yaparken mülklere değil insanlara yatırım yapmamız gerekir. Emlak işimizin günlük rutini içerisine insan merkezli zihniyeti yerleştirdiğimiz zaman elde edeceğimiz başarı daha da artacaktır.
Öncelikle her zaman haklı olamayacağınız fikrini benimseyin. Sürekli siz haklı oluyor olamazsınız. Ardından bu düşünceyi biraz daha ilerletin ve müşterinin her zaman haklı olduğuna kanaat getirin. Tabii ki bu durumun istisnaları yok değil. (!) Ancak çoğunlukla müşterilerin haklı olduğunu aklınızdan çıkarmayın. Arada sırada ne istediğini bilmeyen müşteriler ile karşılaşacak olsanız bile çoğu zaman karşınızda kendini bilen ve ne istediği hakkında bir fikri olan müşteriler olacaktır. Onlara ihtiyaç duydukları şeyi verin. Yoksa sizinle ilgilenmeyeceklerdir.
Gayrimenkul sektöründeki pozisyonunuz, birilerine hizmet etme fikrine dayanıyor. Bu nedenle ne söyleyeceğinize dikkat etmeniz gerekiyor. Yapmak isteyeceğiniz en son şey, sarf edeceğiniz cümleler nedeniyle tünelin ucunda kendini gösteren bir fırsattan men olmanızdır. Onların ne söyleyeceklerini dinleyin ve onların ihtiyaçlarının sizin isteklerinizden daha değerli olduğunu hissettirin. Kısa bir süre sonra insanlar çabanızı fark edecek ve sizinle iş yapmaya daha hevesli olacaktır.
Dinlemek ve ne yaptığınızı anlatmak, bu işte yeterli değildir. Aynı zamanda onlara bazı kanıtlar sunmanız gerekir. Daha önce topladığınız referanslar, istatistik bilgilerinin sunulduğu görseller, müşterileri etkileyecek verilerdir. Bu veriler, sizin işinizi iyi yaptığınıza dair birer kanıttır. Onlara sizinle çalışmaları için birer sebep sunmuş olursunuz.
Eğer hizmetleriniz beklenenden daha fazlasını sağlarsa, insanlar bu iş sürecini başkaları ile de paylaşma isteği duyar. Müşterilerinizin mümkün olan en iyi deneyimi yaşamaları için ekstra zaman ayırın. Samimi ve gerçekçi bir yaklaşım ile onlardan gerçek bir yanıt alabilirsiniz. İyi hizmet, kaliteli bilgi ve geri dönmek için bir sebep sunarsanız, onlara fazlasıyla yetecektir.
Proaktif olmak ve çoğu müşterinin kendinin bile farkında olmadığı ihtiyaçlarını önceden bilmek, işinize büyük fayda getirir. Şirketinizi büyütmenin belki bundan daha iyi bir yolu yoktur bile diyebiliriz. Hedefinizde olan müşteri kitlesinin ihtiyaçlarını ve demografik özelliklerini iyi analiz etmelisiniz.
Görsel: GettyImages