Reklam ve pazarlama, "müşteri yığınları" olabileceği gibi "para canavarı" haline de gelebilir. Reklam ve pazarlama stratejilerini belirlerken sık sık gözden kaçan bir takım pazarlama ve reklam ilkeleri bulunmaktadır.
Sonuçların lehimize işlemesi gerektiği nokta, tüm bu ilkeleri bilmek ve onları gerçek pazarın içinde uygulama kabiliyetini geliştirmekle alakalıdır.
Aşağıda sizler için reklam ve pazarlama planı çerçevesinde uygulanması gereken bazı kavramları derledik.
İnsanların içine işleyin!
Şartlar eşit olduğunda, gerçek bir emlak brokerını diğerlerinden farklı kılacak olan şey; kendisinin reklam sektörüyle ilgili her türlü materyalden faydalanarak, pazarlama stratejilerini oluşturması, ilanlarına özgün içerikle anlam kazandırması, teknolojiyle işinde bütünleşmiş başarıyı göstermesi sayesinde gerçekleşecektir.
Bu becerileri işine yansıtamayan emlak profesyonelleri başarı çizgisinin altında kalmaya mahkûm olacaktır. Bu çerçevede konuya yaklaştığımız takdirde, insan doğasından anlamak ve gayrimenkul satışı yapmak konularının kendi aralarında yakın bir ilişki içerisinde olduğunu görürüz.
Müşterilerinizin zihinlerini ikna etme sürecinin içerisine, onların duygusal yanlarını da dahil etmeliyiz. Örneklendirmek gerekirse, soğuk bir kış günü müşterinize sıcak bir ortam yaratabilirsiniz. Şömineli bir evi tanıtırken şöminenin yakılması, evin ince detaylarının alıcılara hissettirilmesi, vb. bu o an karşınızdaki alıcıyı duygusal yönden tetikleyerek de karar verme sürecini olumlu etkileyecektir.
Belki bir pazar günü müşterilerinizi satmayı düşündüğünüz evin bahçesinde piknik yaptırabilirsiniz, o an içinde bulunduğu durumla karar verirken daha emin daha rahat bir düşünce yapısı oluşacaktır. Müşterilerinize o evi aldığı takdirde kendisini nasıl bir hayat beklediğine dair hayaller kurdurmasını bilmemiz gerekir. Bunu da kendisine birebir o ortamı yaşatarak sağlayabiliriz.
Bu tür pazarlama planlarında duygusal yapıyı da düşünerek hareket eden pek çok emlak brokerları ve emlak danışmanlarının başarı çizgilerinin yüksek seviyelere geldiğini görürüz.
Gözden uzak, gönülden uzak!
Pazarlama ve reklam bütçenizi aşmadan, pazar içerisinde devamlı görünür halde olmanızı sağlayacak planlar dâhilinde yapılan ideal bir pazarlama planı oluşturma, satış hacminizi genişletmek adına, emlak pazarlamacılığı ve reklamcılığı açısından çok önemli bir yer kapsar.
Bu gün artık İnternet dünyasında akıllara durgunluk veren satış hacimleriyle yeni pazarlar geliştirilmektedir. İnternet pazarlamacılığı ve reklamcılık sektöründe, bütçenize göre pek çok emlak pazarlamacılığı seçenekleri mevcuttur.
Globalleşen dünya ekonomisinde ticaret artık internet üzerinde hızla artış göstermekte ve bu paralelde, emlak sektörü de internet dünyasında hızlı bir şekilde yerini almış bulunmaktadır. İnternet dünyasının emlak sektörüyle ilgili önemini kavradığımız andan itibaren, hem yerel pazarınıza hitap edebilir hem de geniş bir genel pazar içinde çalışma alanı yaratabilirsiniz.
İşte bu noktada sizleri bilgilendirecek yazılarımızı takip ederek yaratıcı fikirler elde edebilirsiniz.
Ücretsiz yada ucuz pazarlama fırsatlarını gözden kaçırmayın!
Çevremize baktığımız zaman, çeşitli firmaların medya dünyasında, halkla ilişkiler bünyesinde haber niteliği taşıyan röportajlarını sık sık görürüz. Bizler de emlak sektörüyle alakalı yerel veya ulusal basın aracılığıyla, herhangi bir ücret karşılığı olmadan haber niteliğinde röportajlar verebilir, potansiyel müşterilerimize bu kanallar sayesinde de ulaşabiliriz.
İnternet üzerinde çeşitli blog yazıları yazabilir müşterilerimize nitelikli bilgiyi, bloglarımızın üzerinden ulaştırabiliriz. Bu tip pazarlama stratejileri, hem emlak brokerına bir saygınlık katar hem de güven sorununu kolay aşmasını sağlayabilir.
Sosyal gruplara üye olabilir o guruplar bünyesinde tanıtım araçlarını kullanabiliriz. Aktif olarak linkedin guruplarında emlak sektörüyle alakalı çeşitli tartışma konuları oluşturabiliriz.
Başlangıçta basit bir pazarlama planı geliştirin!
Hayatın her alanında olduğu gibi, emlak sektöründe de öncelikle bir eylem planı hazırlamakla başlayabiliriz, pazarlama hedeflerimizi ortaya koyarak, sektör içindeki durumumuzun güçlü ve zayıf yönlerini belirleyebilir, rekabetçi tehditleri tanımlar, olası fırsatlarımız hakkında öngörülerde bulunabiliriz.
Aslında fazla uzatmadan SWOT analizini yaparak işe başlamamız bizi kör dövüşünün içine düşmemizi engelleyecektir.
Emlak sektörüyle ilgili gelişmeleri aylık/haftalık bazda takip ederek, güncel stratejiler oluşturabiliriz. Sektördeki anlık değişmelere karşı uyum içerisinde bulunabiliriz, bu durum bizi anlık kırılmaların olumsuz etkilerinden minimum zararla kurtulmamız anlamına gelebilir.
Aslında pek çok yazımızda değindiğimiz gibi, başarılı bir emlak brokerı, emlak sektörüyle ilgili tüm gelişmelere baştan sona kadar hâkim olması gerekmektedir. Emlak sektörünün, pek çok alt sektörü de direkt olarak etkilediğini hepimiz biliyoruz.
Bu durum domino taşları gibi birbiriyle devamlı ve sürekli bir etkileşim halindedir. Ekonomik gelişmelerden bağımsız oluşan strateji planları, bana rus ruletini anımsatır. Şans faktörünün emlak sektöründe sanıldığı kadar çok fazla yeri yoktur. Yapılan planların 2 aşamalı, kısa ve uzun vadeli olarak yapılması, her türlü olumlu/olumsuz gelişmeye karşı sizi ve emlak ofisinizi güçlü kılacaktır.
Rakipleriniz krizlerden olumsuz etkilenirken, başarılı emlak profesyonelleri bu tip krizleri kendilerine fırsat olarak değerlendirmesini bilecektir.
Yapılan planların sözlü olarak gerçekleştirilmesi de çok etkili olmayacaktır. Planların kâğıt üzerinde yapılması, saklanması, ufak ayrıntıların gözden kaçması riskinin de önüne geçmiş olacaktır. Kâğıt üzerinde oluşturulan planlar sayesinde, gerçekçi analizler elde edip, rekabetçi gücümüzün de net bir şekilde hangi aşamada olduğunu bize gösterecektir.
Bu aşamaların sentezlenerek ortaya çıkardığı analiz sonuçlarına göre oluşturduğumuz pazarlama planı ve alacağımız kararlar, sektörde hak ettiğimiz yeri kazanmamızı sağlayacaktır.
***
Yeri gelmişken, yönetim ve ekonomi dünyasının efsanesi Peter Drucker'ın planlamayla ilgili şu ünlü sözünü sizinle paylaşmak isterim. "Gideceğiniz yeri bilmiyorsanız, vardığınız yerin önemi yoktur."