Sözcükler güçlüdür ve kendinize söylediğiniz sözler sizi bir emlak profesyoneli yapabilir veya kırabilir.

Bu makalemizde emlak profesyonellerinin söylemeyi bırakması gereken 10 şeyi ele alıyoruz.

1. Müsait olunca, yapacağım…

Kaç kez kendinize bunu söylediğini duydun? "Müsait... veri tabanımı düzenleyeceğim, en iyi tavsiye edilen müşterilerimle iletişime geçeceğim, nihayet sistemlerimi potansiyel müşterileri takip edecek şekilde kuracağım" vb. Kendinize yalan söylemeyi bırakın ve işinizde yapılması gerekenleri taahhüt edin; yoksa asla başarılı olmazsınız. Bu kadar basit.

2. Brokerim bana yeterince ipucu vermiyor

emlak ofisiniz, bir danışmanın olası satışlarına güveniyorsa, o zaman bir işiniz yoktur. Broker'ın olası satışları bir bonus olmalı. Kendi başınıza iş yaratmak için bir şeyler yapmadığınız her gün, işten ayrılmaya daha da yaklaştığınız bir gündür.

3. Müşteri adayları alıyorum ama onlar iyi değil

Yani, dönüşmeyen potansiyel müşteriler alıyorsunuz ve bunun sistemlerinizle veya sizinle hiçbir ilgisi yok, değil mi? Tam bir saçmalık! Tanımı gereği bize gelen herhangi bir ipucu, bir müşteri önümüzdeki 30 gün içinde almasa veya satmasa bile, gayrimenkulle biraz ilgilendikleri anlamına gelir. Tüm satışların yüzde 80'inin beşinci ila 12. görüşmede gerçekleştiğini biliyor muydunuz? 

4. Teknolojiyi anlamak için çok yaşlıyım

Bu bizim favorilerimizden biri; Bu, bizi daha verimli kılacak bir şeyi kullanmadığımız zaman kendimizi kötü hissetmemek için bir savunma mekanizması olarak söylediğimiz bir şeydir. Teknolojik araçlar ve uygulamalar, çaba gerektiren tekrar yoluyla öğrenilir. Çok yaşlı, çok genç ya da belki biraz tembel olmaktan başka bir şey değiliz. Emlak endüstrisi olarak, hiç şüphesiz, teknolojiye maruz kaldık, ancak bu, teknolojinin bir bütün olarak işimizle alakasız olduğu anlamına gelmez. Araba, atlı arabanın yerini aldı; Google telefon rehberini değiştirdi; ve e-imzalar ve bulut, karbon kopyalı sözleşmelerin ve faks makinelerinin yerini aldı. İşimizde ilerlemenin tek yolu teknolojiye uyum sağlamak.

5. Bir asistan tutmayı, pazarlamaya para harcamayı, bir koç tutmayı vb. göze alamam

Bu tür hizmetlerin geri getirebilecekleri değer yerine maliyetine bakmaya devam ettiğiniz sürece kendinize bu yalanı söylemeye devam edeceksiniz. Maliyet, bir şey için ödediğiniz şeydir, değer ise karşılığında aldığınız şeydir. Aylık 300 dolara mal olan ancak sonraki 12 ayda 30.000 dolar kazandıran pazarlama çabalarınızı otomatikleştiren bir sanal asistanla başlamış olsanız bile… Buna değer miydi? Evet, bu konuda akıllı olmanız ve küçük başlamanız gerekebilir, ancak en iyi danışmanlar daha fazla getiri elde etmek için kendilerine yatırım yapar.

6. Bugün hiç randevum yok

Potansiyel müşterilerle herhangi bir randevunuz olmayabilir, ancak bunu doğru yapıyorsanız, her iş gününde kendinizle bir randevunuz olur. Hedefledikleri başarıya ulaşmak isteyen danışmanlar, her gün kendi "güç saatlerini" planlamak zorundadır, bu da yalnızca gelecekteki işleri yaratma potansiyeline sahip faaliyetlere odaklanma zamanıdır. O gün işleri yoğun da olsa yavaş da olsa bu randevuya uymak başarılı danışmanların işidir.

7. İnsanlar “satılmasını” istemiyor

Saçmalık. İnsanlar kesinlikle satılmasını istiyor. İstemedikleri şey bir yılan yağı satıcısıyla anlaşmak. Emlak stresli ve zor karar verilen bir iş. Ancak yaptıklarının doğru karar olduğuna ve kazançlı bir ticaret yaptıklarına ikna olmak istiyorlar. Bazı insanların, evlerini istediklerinden daha ucuza satmaları veya bir ev için istediklerinden daha fazla ödemeleri gerektiğine ikna olmaları gerekir - tabii kendi pazarlarında onlar için doğru karar olduğunu bildiğiniz sürece. Bu yüzden emlakçıyı işe alırlar. Size verdikleri her adım emrini herhangi işlem kapanışla bitene kadar bir ücret almadan takip edecekseniz. Bir dakika düşünün; Neden size para ödüyorlar? 

8. O emlakçı müşterimi çaldı

Bugüne kadar, gecenin bir yarısı bir alıcının veya satıcının evine giren, müşterilerinizi bağlayan ve çalan bir emlakçı duymadık. Müşteriler, bir başkası tarafından temsil edilmek için kararlar alır. Diğer emlakçıyı suçladığınız sürece, enerjinizi asla gerçekten ait olduğu yere odaklayamazsınız. Bu da müşteriye ilk başta neden ayrılmak istediğini ve bir dahaki sefere neyi daha iyi yapabileceğinizi soramayacağınız anlamına gelir.

9. Alıcılar yalancıdır

Alıcılar yalancı değildir. (Unutmayın, kelimelerin gücü vardır.) Bazen ne istedikleri konusunda kafaları karışır mı? Evet. Bir evin size istediklerini söyledikleri bahçeye sahip olmadığı zamanlarda bile duygusal bir satın alma kararı veriyorlar mı? Evet. Ancak, onların ihtiyaçlarını ve çıkartlarını temsil etmeniz gereken ve faturalarınızı ödemenize yardımcı olan kişilerin yalancı olduğunu kendinize söylemeye devam ettiğiniz sürece, onları gerçekten önemsemeniz gereken şekilde görmenin hiçbir yolu yoktur. 

10. Daha düşük bir komisyon alamayacağım için o mülkü kaybettim

Daha düşük bir komisyon almadıkları için herhangi birinin bir mülkü kaybetmesi nadirdir. Müşteri, ücretlendirdikleri şeyde yeterince değer görmediği için emlakçı o mülkü kaybeder. Her zaman daha ucuza Dublo satın alabilecekleri için Mercedes'in fiyatını düşürmeye çalışan birini gördünüz mü? Biz görmedik :) Çünkü aynı değer ölçeğinde değiller. Siz de herkes gibiyseniz, onlar da size herkes kadar değer verirse şaşırmayın. Sizi rakiplerinizden farklı kılan şeyin ne olduğunu sorsak, ne kadar dürüst ve çalışkan olduğunuzdan başka bir şey söyleyebilirsiniz.

Kendimize söylemeyi bırakmamız gereken 100 şey daha sıralayabiliriz, ama siz meseleyi anladınız.