“İnsanla ilgili en büyük ve en iyi şeyler başta sağlık, arkasından güzellik ve namusla kazanılmış zenginliktir.”- Sokrates
Sokrates’in, felsefeyi göklerden yere indirdiği söylenir. Politik felsefenin kurucularından sayılır. Bizlere öyle bir miras bırakmıştır ki hayatımızın her alanında onun düşüncelerine dokunmadan yaşamımıza devam edemiyoruz: yönetim ve iş etiği.
Çağdaş dünyanın en büyük sorunlarından sayıyoruz iş yönetimini. Nasıl ve ne biçimde yönetim kuracağını bilemeyen kişilerle ve nasıl yönetilmesi gerektiğinin farkında olmayan işçi ve müşteri kitleleriyle bu günlere kadar geldik, ama nasıl geldik? İşin başarısını hedefleyen yüksek motivasyonlu çalışan araştırmacılar dönüp dolaşıp kolunu felsefenin duvarına dayandırmak zorunda kalıyor. Bu noktada elbette Sokrates’in payı yadsınamaz.
Gayrimenkul danışmanlarının da her sorunun çözümü için başvuru kapısını felsefe oluşturuyorsa (sosyoloji, ekonomi, psikoloji vs bilimler felsefeden doğmuştur.) Sokrates’ten öğrenilecek bilgilere de kulak kabartmamız gerekiyor. Sektörde karşılaşılan sorunlara nitelikli bakış açısı geliştirmek isteyenler, bu yazımızı sizin için hazırladık. İş hayatınızda karşılaşabileceğiniz durumlar üzerine Sokrates'in penceresinden size yarar sağlayacağı çözüm ve açıklamaları aktarmak istiyoruz.
"Sizin istediğiniz gibi konuşup yaşamaktansa, kendim gibi konuşup ölmeyi yeğlerim." - Sokrates
Sokrates, inandığı gibi yaşamayı görev edinmiş ve inançları uğruna ölmeyi göze alan ilk büyük filozoftur. Hiçbir yazılı eser bırakmamış olmasına rağmen hayatı üzerinde birçok eser yazılmışsa bu durumun sebebi Sokrates’in dik ve onurlu duruşudur diyebiliriz. Sonuçta özgür bir yaşam altın tepside sunulmaz onu birilerinden almak gerekir, Sokrates ölüme razı gelerek tam da gerekeni yaptı. Kendi doğrusunu anlatan ve o doğrular çerçevesinde yaşamayı ölmeyi göze alan kim var çevrenizde? Cevabınız “kimse yok” ise siz kendi doğrularınızı yaşamakla işe başlayın ve doğrularınız uğruna savaşın.
"Bir adam ortayı bulmayı bilmelidir ve her iki taraftaki aşırılıktan olabildiğince kaçınmalıdır.” - Sokrates
Bu sözleri söylemek öyle kolay olabilir mi? Uğruna kim bilir nice tartışmalar yaşanmıştır. Sokrates kıvılcım olmayı kendine görev edinmiş bir filozoftu. Atina’da toplantı yerlerinde gezinir kimi zaman bir yoksula kimi zaman bir iş sahibinin yanına gider onları düşüncelerini dile getiren cümleleriyle “rahatsız” ederdi. Sokrates nasıl rahatsız edebilir diye düşünüldüğünde aslında orada “rahatsız etme” fiili bir yeni başlangıcın temsili. Rutin işlerin gölgesinde yaşarken birdenbire yeni fikirleri düşünüyor olmak bilincimize bir rahatsızlık katabilir. “Nasıl yani, yoksa bu böyle değil miydi?” diye sorular yöneldiğinde Sokrates’in kıvılcımı bir yangına sebep olur. Düşüncenin değişimi ve dönüşümüyle beraber davranışlar da değişime uğrar. Atina halkının bayağılıklarından şikayet eden Sokrates ikili ilişkiler üzerine olabildiğince açıklama yapmaya çalışmış. Halkın her kitlesine yaşamı sorgulayan sorular iletip bu bayağılıkları azaltmaya niyetlenmiş. Başarılı oldu mu dersiniz?
“Sadece bir iyi vardır; bilgi ve sadece bir kötü vardır; cehalet… Cahil insan kendinin bile düşmanıdır; başkasına dost olması nasıl beklenir?” - Sokrates
Filozof kelimesi philei ve sophia kelimelerinin yan yana gelmesiyle oluşmuş olup “bilgi ve bilgelik dostu, bilgiye can veren ve onu sorgulayan” anlamını taşımaktadır. Sokrates daima bilgiyi ve bilgeliği savundu. İnsan bu sebepten nasıl öldürülür? Elbette ki V. For Vandetta’daki cümleyi hatırlıyoruz bu noktada: fikirlere kurşun işlemez!
Sokrates’e de kurşun işlemedi, öldüğü gün bile ders verdi. Savunması’nı kitaplaştıran Platon sayesinde ulaşıyoruz bu değerli bilgilere. Erdemli hayatına uygun yaşamı erdemli şekilde son buldu, ön yargılara boyun eğmeden.
Yaygın ön yargıların varlığına hatta bunu toplumun kabul etmesine karşı gelip öğrencilerine şu sözlerle öğütte bulunmuştur;
“Okuduklarınızı ve duyduklarınızı değil, kendi öz düşüncelerinizi, kendi içinizde olup bitenleri söyleyin. Başkalarının ağaçlarından meyve yeme alışkanlığından sıyrılarak, kendi bahçenizin fidanlarını yetiştirin. İşte o zaman, meyve yemenin zevkini tadacaksınız.” - Sokrates
Özgür düşüncenin hatta özgün fikirlerin daimi destekçisi olan Sokrates bunu Atina halkına da anlatmaya çalıştı.
"Felsefe, neleri bilmediğini bilmektir.” - Sokrates
Neleri bilmediğini bilmek de bilgeliğin bir kuralı Sokrates tarafından aktarılmaya çalışılıyor. Kendini tanımayan insanın bu becerilerden yoksun olacağı bir gerçek. Aşırı bir egoya kapılmadan önce kişinin kendini tanıması alçak gönüllülüğü doğurabilecek bir düşünce yapısıdır.
“Bilgi büyük bir güçtür ancak, bilgelik bu gücün kullanılması, hayata uygulanması ve başkalarına aktarılmasıdır. Diğer bir söylem ile bilgelik, tümüyle nesnel olan "bilgi" ile öznel sayılabilen "erdem"in birleşiminden oluşan olgunluk ve insanın öz varlığını bilmesinden doğan bir içsel aydınlıktır.”
“Yoğun bir hayatın çoraklığını koru.”- Sokrates
Antik felsefenin en iyi düşünürlerinden biri olan Sokrates, insan mantığına ve akla dayalı etik bir sisteme inanıyordu. İnsanların kendi başına doğruya ulaşabileceklerini sağlayan Sokratik Metod’u geliştirdi ve sorularıyla en olabilire ulaşmayı hedefledi.
Sokratik Metod, çapraz sorgulama tarzında insanların inançlarını sınayan bir yöntem olarak karşımıza çıkmaktadır. Örneğin sizle çalışmaktan vazgeçmeyi düşünen bir müşterinizin aklındaki belirsizlikleri anlayabilmek için verdiği cevaplara çapraz sorgulama tekniğini uygulayabilirsiniz.
“Neden bu evi tercih etmediniz? Geçen sefer bu tarz mülklerin ilginizi çektiğini söylediniz. Başka alternatiflere kapınızı kapatmıştınız vb.” tarzı sorular sizin; müşteriniz üzerinde sinir bozucu olduğunuz izlenimini uyandırabilecek bir durumdur. Ancak müşterinizin motivasyon kaynaklarını öğrenmek için daha derine inmezseniz yanlış inançlarını veya yaklaşımlarını bulup onlarla savaşamazsınız. Var olanla yetinmek size uygun bir yaklaşım olmadığı için Sokratik Metod ile sorgulamayı kendinize görev edinebilirsiniz.
“Kimseye hiçbir şey öğretemem, sadece onların düşünmelerini sağlayabilirim.” - Sokrates
Sokrates, kendimizi düşünme ve sorgulamaya hakkımız olduğundan bahsetti. Çoğu zaman insanların hayat boyu uykuda olduğunu dile getiren filozof, insanların yanına gidince onları uyandırmak için uyarılarda bulunuyordu. Bu uyandırma eyleminin bir bedeli de olacaktı elbette. M.Ö. 399 yılında açılan dava ile Yunanistan’a yeni tanrılar getirmeye çalışmakla suçlanıp bu suçlamalar yüzünden ölüme mahkum edildi.
Sokrates her zaman bağımsız düşüncenin ve cesaretin savunucusuydu ve aslında insandan ve insanlara bir şey söylemekten çekinmemek gerektiği üzerine diretip duruyordu.
Sahi siz müşterilerinizden çekiniyor musunuz? Sokrates size de telkinde bulunuyor. Soğuk telefon çağrılarıyla müşterilere ulaşma konusunda cesaretinizin az olabileceği durumlar illa ki oluyordur. İşinizi yaparken çekinmeniz gereken herhangi bir etik dışı durum yoksa Sokrates’i dinlemeye çalışabilirsiniz. Siz akla ve vicdana aykırı hareket etmiyorsunuz. Sadece sektörün getirisine göre işinizi yapıyorsunuz.
“Sokratik yöntemin, dünyayla ilgili gerçekleri ortaya çıkarmaktansa karmaşıklığı, zorluğu ve belirsizliği göstermek için daha iyi kullanıldığı” belirtiliyor. Sokratik yöntemde tamamen karmaşıklık, zorluk ve belirsizliğe değinilmiş. Bu kelimeler pazarlama aşamasında karşılaştığınız duruma ne kadar da benzer özellikte değil mi?
Sokrates, misyon sahibi bir birey olarak bilgisizlikleri yok edip insanlara doğruları aktarmayı amaç edinmiş bir filozoftur.” Birinin içinde kötülüğün var olması onun bilgisiz olmasından kaynaklıdır.” der Sokrates. Bilge filozof, zihnin geliştirilip kötülüklerden arınmasına yardımcı olmak için “diyalog” metodunu kullanır. Karşısındaki insana bilgisizliğini kanıtlayıp zihnini geliştirmeye yardımcı olan bu metod sayesinde kişi kendi kendine iyiye ulaşıp kötülüğü terk eder.
Satış sürecinde uzman gayrimenkul danışmanları bu metodu sadece yeni fırsatlar üretme aşamasında bir deney aracı olarak görür. Her zorluk daha iyi bir adımın başlangıcı olabilir.
Müşteriyle pazarlık aşamasında bir tıkanıklık fark edildiği zaman “diyalog” metodu kurulur. Diyalog, Sokrates tarafından erdemli ve normatif iş ilişkilerinde kullanılması gereken bir yöntem olarak aktarılmaktadır. Yeni fikir ve perspektif ancak bu şekilde kazanılır.
“İnsanlar her zaman her yerde acıkmışlardır ama her zaman her yerde erdemli olmamışlardır.” - Sokrates
Sokratesin savunduğu felsefi düşünce biçimi tamamen ahlaklı bir yaşam felsefesiydi. Ona göre ahlaki felsefe yapısını 2 temel unsur oluşturuyordu. Erdemin bilgi olduğu ve kimsenin bilerek kötülük yapmayacağı görüşü Sokrates’in ahlaki felsefesinin temelleridir. İyi bir yaşam sürme kaygısında olmak felsefenin bir getirisiydi. Bu noktada Sokrates’in ahlaki felsefesini içselleştirmek gerekebilir.
“Ben bilmediğimi bildiğim için, öteki insanlardan akıllıyım”- Sokrates
Ayrıca görünüşte kendinden emin tarzı olmasına rağmen Sokrates’in en kayda değer niteliği alçakgönüllü olmasıydı. Hatta en bilindik sözünden yola çıkarsak, bir tek kendisi Atina’da cahil olduğunun farkındaydı, diğer herkes kendilerini bilgin zannederek büyük bir yanılgı içerisindeydiler.
Sokrates gerçek pratik bilginin ışığında herkese fener tutmayı görev edinmişti. Gündelik hayata kolayca uyarlanabilen bilgiler büyük bilge Sokrates tarafından aktarıldı. Bu bilgilerin yararı herkese en önemlisi “gayrimenkul sektörü” çalışanı olarak bizlere. İşiniz insanlarla olduğu için onları tanımaya çalıştığınız kadar kendinizi de tanımalısınız. Başarılı bir gayrimenkul danışmanı olarak öz farkındalığınızın yüksek olması elzemdir. Evet kendinizi çok iyi tanıyor olabilirsiniz ancak size bu da yetmeyecektir. İş dünyasında mütevazi olmadığınız takdirde başarı hayalleriniz yerle yeksan olabilir.
“Eğitimin pahalı olduğunu düşünüyorsanız, cehaletin bedelini hesaplayın.”- Sokrates
Sokrates fiziksel görünüş bakımından bizim normlarımıza göre biraz çirkindi. Fakat bu görünüşün kendisinde derin bir aydınlanma oluşturacağını kim bilebilirdi? Sokrates, insanların fiziksel görünüşünü değiştiremeyeceğini fakat düşünce sistemlerini ve yaşam tarzlarını değiştirebilme gücüne sahip olabileceklerini savunmuştur. Oluşturduğu felsefi çerçeve aslında döneminin sosyal dayatmalarını da içeriyordu -gerçi günümüzde de aynı sosyal dayatmalar devam ediyor-. Görünüşten öte niteliğe önem vermek bilgeliğin işidir, Sokrates de bu noktada bilgeliği elinden bırakmadı.
Fiziksel görünüşün ve vitrinlerin yanıltıcı olmasından ötürü Sokrates, kendimizi geliştirmemizi daima arzu etti. Ayrıca bu değişimi arzu etmekle yetinmeyip değişimi yaşamamız gerektiğini de savundu. Sürekli değişim yaşamak, gelişimi ve karakterin iyileşmesini sağlayan bir unsur olarak karşımıza çıkmaktadır. Değişimi kucaklamak, ideal olana ulaşmak için gerekli görülen yollardan birisidir.
Rekabetin bu kadar yoğun olduğu piyasa koşullarında değişimi öncelemek bir zorunluluk sayılmalı. Farklılaşın ve aynılık tuzağından kaçının. Müşterinizin aynı sunumlardan, aynı cümle kalıplarından sıkılabileceği ihtimali aklınızda bulunsun. Bu tarz durumlarda hizmetinizi farklılaştırın. Onların duygularına hitap eden küçük değişiklikler yaptığınızda bile müşterilerinizin daha farklı ilgisini kazanabilirsiniz.
Atina’da felsefenin bilgeliğini suçlamalarla çürütmeye çalıştılar. Doğruluğun faydasını savunan Sokrate’e bunu layık gördüler. "Meyve veren ağaç taşlanır" deyimi Sokrates için söylenmiş olabilir mi?
Sokrates, kişinin kendi bakış açılarına ve vizyonuna karşı dayanıklılık, özveri ve bağlılığı aktarıp durdu. Aktarılan bu bakış açıları hayata karşı bağımsız bir kişilik oluşturmanın ön koşulları sayılabilir. Büyük karakterleri inşa etme aşamasında da bu vizyon yapısına sahip olmak gerekir.
Karizmatik ve etkili bir gayrimenkul danışmanı olmak için Sokrates’in öncelediği birkaç beceriye sahip olmak işinizi kolaylaştırabilir. Müşterilerinizin sizi konuya hakim olmayan, sadece kazanacağı komisyonu düşünen bir danışman olarak görmesi hedeflediğiniz başarıyı etkileyebilir. Belki de profesyonel olmayan biriyle çalışmadıklarını dahi düşünebilirler.
Alanınızda en iyilerinden biri olduğunuzu vereceğiniz hizmetin niteliğiyle kanıtlamanız gerekir. İşinizde bilgin olduğunuzu sükunet içerisinde aktarmanız, sizi profesyonel olarak nitelendirebilir. Hiç kimse işinin ehli olmayan birine hayallerini emanet etmez. Siz, müşterilerinizin hayallerini gerçekleştiren sihirli değneğin sahibiyseniz sektörel becerilerden yoksun kalmamak için çok çalışmalısınız. Eğer verdiğiniz hizmetlerin karşılığında müşterilerinizin göz bebekleri büyüyorsa doğru yoldasınız demektir.
İnsanın kendine yapabileceği kötülükler arasında “mevcut potansiyelini” kullanamaması ve kendini gerçekleştiren atılımlar yapmamasıdır. Sokrates öğrencilerine daima “kendini bil!” öğüdünü verdiğinde asıl yapmak istediği, insanların boşuna geçen yaşamlarını engellemektir.
Kendi hayatına objektif bakabilen gayrimenkul danışmanları mevcut potansiyellerinin üzerinde atılımlar yapabilecek kadar güçlenebilir. Bilinçli ve yaptıklarının farkında olan kişi iş yaşamında hareket ederken daima rasyonel kararları alabilen kişi olur. Neyin ne için olduğu sorununu çözemeden düşük farkındalıkla çalışmaya devam etmek sektörde büyümenin önünde engeldir. Hatta değişen piyasa koşullarında bilinçsiz şekilde piyasaya tutunmaya devam etmek bir yıldızın Beyaz Cüce’ye dönmesi gibi bir durum oluşturur. Yani etkisiz bir hal olur…
Sokrates köle gibi yaşamak yerine onurlu bir şekilde ölmeyi seçerek bizlere ahlak anlayışını ve her durumda işleri kolaylaştıran Metot ’unu miras bıraktı. Kendi çevremizde veya hayatımızda Sokrates’in engin bilgi ve tecrübelerini kullanmak bizi ileriye götürebilir hatta belki daha iyiye…