Bir gayrimenkul firması sahibi veya yöneticisi olarak en önemli rolünüz, sektörde başarıya ulaşabilmek için önünüze bazı amaçlar ve hedefler koymanızdır. Bu hedefler, gelir üretimine odaklanmanızı sağlamakla birlikte, aynı zamanda benzersiz bir endüstri olan gayrimenkul sektöründe, ekibinizin satış yapmak için yüksek performans göstermesine de yardımcı olur.
Peki, ekibinizin performansını arttıracak olan iyileştirmeleri ve onların önüne koyacağınız kıstasları nasıl belirleyebilirsiniz? Ünlü gayrimenkul ve iş koçu olan Michael Sheargold, bu sorunun cevabını birkaç tane anahtar performans göstergesine dayandırıyor. Ona göre bir emlak şirketinin verimliliğini arttırmanın ve satıştaki büyüme hedefini yakalamasının belli başlı anahtar göstergeleri var. Şimdi bu göstergeleri birlikte inceleyelim.
Sheargold, ilk anahtar performans göstergesinin müşterilerle iletişime geçmek olduğunu belirtiyor. Öyle ki ona göre bir gayrimenkul firmasının, potansiyel alıcılar ile haftada en az 120 defa görüşme yapmış olması gerekiyor. Bu, iki gün boyunca 40 arama, üç gün boyunca 60 arama veya tüm haftaya yayılan aramalar şeklinde olabilir. Ancak bu aramalar işin olmazsa olmazı diyebiliriz.
Bu sayede haberleşmenin temelini atmış ve gelecekteki potansiyel alıcılarınıza size ulaşabilecekleri bir tünel yapmış oluyorsunuz. Firmanızın ay boyunca inanılmaz kazanımlar elde etmiş olmasını asla yeterli bulmamalısınız. Eğer o ayki müşterilerinizle olan bir sonraki görüşmenizi hesaba katmazsanız, o müşteriler bir daha hiçbir zaman sizin oluşturduğunuz tünelin içine giremez. Bu nedenle iletişimi hiçbir zaman kesmemelisiniz. Anlık düşünerek firmanızın geleceğini ileriye taşıyamazsınız.
İkinci anahtar performans göstergesi, markanızın itibarının korunmasıdır. Sheargold, sadece alım satımını yaptığınız ev ile değil sonrasında müşterilerinizin memnuniyet derecesinin de firmanızın değerini belirleyeceğinin altını çiziyor. Çünkü memnun olan müşteriler firmanızı mutlaka başka yerlerde başka zamanlarda tanıtacaktır. Bu da firmanızın bir marka olması yolunda son derece önemlidir. Pazarda size olumlu geri dönüş yapan bir müşteri, firmanızın geleceğinin garantisi olabilir.
Bu nedenle müşterilerinizin size geri bildirimde bulunabilmesini sağlayacaklar ortamlar yaratmalısınız. Örneğin küçük bir anket yapmak veya web siteniz üzerinden yorumda bulunmalarını istemek gibi seçenekleri deneyebilirsiniz.
Özellikle firmanızın genç personellerine, çevreleri ile doğru şekilde iletişime geçerek bir ağ kurabilmelerini sağlayacak uygun verileri verebilmek de bir diğer anahtar potansiyel göstergedir. Örneğin onlara çevrelerindeki 20 insanı bu ağın içine çekmeleri için gayretlendirebilirsiniz. Bu ağ içerisinde emlak brokerları, esnaf, mimar ve alıcı firmaları olabilir. Bu firmalar ve kişiler firmanızla iş yapmak isteyebilir ve ileride uygun olduğunuzda onlarla işbirliği içine girebilirsiniz.
Bu sektörde bir yıl içinde ne kadar ev satacağınıza dair tam bir sayı koyabilmeniz çok zordur. Pazardaki dalgalanmalar nedeniyle bunu tahmin edebilmek neredeyse imkânsızdır. Ancak potansiyel satıcılar ile yapacağınız toplantılar sonrasında listelerinizin kesinlik yüzdesini arttırabilirsiniz. Bu toplantılarda pazar içindeki firmaların satışları hakkında bilgi sahibi olarak, az çok sektörün durumunu takip edebilirsiniz. Bu da hedeflerinizi daha net belirlemenize yarayabilir ve bu hedefleri gerçekleştirme yolunda olup olmadığınızı size gösterebilir.
Çevrenizde kendinizi tanıtmanız, sosyal medyadaki varlığınızı arttırmanız ve piyasa raporları hazırlayarak bunları insanlara açık şekilde sunmanız, firmanızın ve markanızın bilinirliğini arttıracak ve dolayısıyla müşteri potansiyelinizi de arttıracaktır.