"Değerli olan her şey ölçülemez, ölçülebilen her şey değerli değildir." Albert Einstein
Mesajınızı En Etkili Şekilde Müşteriye İletmek İçin: Kısa ve Öz Kitabı

Edebiyat dünyasında kimi akımlar uzun ve açıklayıcı anlatımlar ile insanları etkilemeyi başarırken kimi akımlar ise çok az kelime ile çok süslü anlamları karşıya aktarabiliyor. Tabii ki bu akımların her biri edebi sanatların bir unsurudur ve hepsi çok değerlidir. Ancak bizler, edebiyat dünyasında değil, iş dünyasında yaşıyoruz ve hazırladığımız pazarlama metinleri ile e-posta metinleri, vakti kısıtlı olan insanlara erişiyor. Hâl böyle olunca hem reklamlarımızda hem müşteriler ile kurduğumuz iletişimde, vermek istediğimiz mesajı nasıl daha kısa ve öz şekilde verebileceğimizi öğrenmek istiyoruz.

Özellikle işinde en başarılı olan pazarlama ve reklam uzmanları, başkalarının bir kitapta anlattığı bir şeyi bir cümleye sığdırabilecek bir yaratıcılığa sahiptirler. Aynı şekilde emlak işinde en başarılı olan profesyoneller, müşterilere yaptıkları sunumlarda net olan ve istediği şeyi en kısa sürede anlatabilenlerdir. Bir sunum yaparsınız ama sunumda karşıdakine art arda bir sürü bilgi yığarsınız. Müşteri, verdiğiniz bilgiler için boğulduğu gibi bu bilgileri ne için kullanacağı konusunda da şaşırır. Böyle bir anlamsızlığın içine sürüklenen potansiyel müşterinin size satış için geri dönmesi mümkün olabilir mi?

“Hepimiz, hem işimizi yapmak hem de bunlara yetişmeye çalışmaktan ötürü, sürekli bir yarı-dikkat hâli içinde yaşıyoruz. Hepimiz dikkat fakiriyiz.” Herbert Simon

Unutmayın ki emlak işinin görüşme aşaması, hem siz hem de müşteriniz açısından hızlı bir süreçtir. Hem siz, müşteriye en kısa sürede yardımcı olup diğer bir müşteriye dönmek istersiniz hem de onlar sizden en kısa sürede hizmetini alıp asıl işlerine geri dönmek isterler. Peki, kısa ve öz konuşmayı işimizde nasıl uygulayabiliriz? Neyi nasıl yapmamız gerekiyor? Joseph McCormack, Kısa ve Öz isimli kitabında bu konuya değiniyor.

Kitabında, iş dünyasında hayatta kalabilmenin tek yolunun yalın iletişimci olmak olduğunu belirten Joseph McCormack, günümüzde sayısı ve yoğunluğu gittikçe artan veri nedeniyle oluşan dikkat dağınıklığının sadece iş değil, hayatın her alanına yayıldığının da altını çiziyor. Ardından bu bilgi yoğunluğuyla baş edebilmek için geliştirdiği teknikleri paylaşmaya başlıyor. Bu teknikler arasında kapsamlı veriyi özetleyebilmek, küçük hikâyeler kurabilmek, monolog sunumları diyaloğa dönüştürebilmek ve görselliğin gücünü kullanmak yer alıyor.

Birkaç İstatistik Bilgisi

Öncelikle kitapta çeşitli yerlere serpiştirilmiş olan birkaç istatistiksel bilgiyi verelim sizlere. Bu veriler, ele aldığımız konu üzerine insanlarda yaygın olarak görülen durumları net şekilde görmemize yardımcı olabilir.

- İnsanlar dakikada yaklaşık 150 kelime konuşur ama bunun beş katını, dakikada yaklaşık 750 kelimeyi, anlayabilecek zihinsel kapasiteye sahiptirler.

- Enformasyon seli insanların odaklanma ve öncelikleri belirleme yeteneğini zayıflatıyor. Araştırmalar ortalama dikkat süresinin son beş yıl içinde 12 saniyeden 8 saniyeye gerilediğini gösteriyor.

- Bazı bilim insanları, sürekli faaliyet ve bilgi aktarma halinde olan insanların geçici IQ seviyelerinde 10 puan düşüş yaşayabileceklerini belirtiyor.

- Irvine’deki Kaliforniya Üniversitesi’nde bilişim profesörü olan Gloria Mark, çalışanın kesintiye uğramadan veya kendi elindeki işi bırakıp başka bir işe geçmeden belli bir iş üzerinde 11 dakika harcadığını buldu. Mark’a göre kesintiye uğradıktan sonra ilk işe dönmek ortalama 25 dakika alıyor.

Birkaç İyi Örnek

Şimdi ise kitapta verilen, kısa ve öz konuşmanın önemine varmış birkaç örnekten bahsedelim.

- Kimi zaman emlakbroker.com üzerinden de yayınladığımız TED konferanslarında sunumlar her zaman 18 dakika ile sınırlandırılır. Bugüne kadar binlerce insan, düşüncelerini 18 dakikada ifade etmeyi başardı. En önemlisi ise TED konferansında konuşma yapan kişiler, 18 dakikada anlatacakları bu sunuma aylarca çalışıp prova yapıyorlar. Çünkü az ve öz anlatım, uzun ve karmaşık anlatımdan çok daha zordur.

- Twitter’ın 140 karakter kuralı da bu konuya iyi bir örnektir. Hatta Twitter kullanmanın kişiye istediğini az ve öz anlatma becerisi kazandırabileceğine inanıyoruz. Nitekim Twitter ortamı, muhteşem manaların etkili bir şekilde yansıtıldığı birçok örnek tweet ile doludur.

Kısa ve Öz Olmanızı Engelleyen Zorluklar ve Bunları Yenmenin Yolları

Yazar, kitabında kısa ve öz olmanıza engel olan 7 tane zorluğun varlığından bahsediyor ve bunları tek tek açıklıyor. Bu zorlukları; korkaklık, güven, duyarsızlık, rahatlık, karışıklık, sorun ve boş vermişlik olarak sıralıyor. Sizin önünüzde duran zorluk hangisi?

Peki, bu durum nasıl aşılır? Yazar, bu aşamadan sonra farklı yöntemler üzerinde duruyor. Bunları şu şekilde sıralayabiliriz:

  • Haritala – Kısa ve öz haritalarla yüksek hacimli bilgiyi yoğunlaştır ve kırp
  • Anlat – Konuyu açık, özlü ve ilgi çekici bir şekilde aktar, hikâyeleştir
  • Konuş – Kads (konuşma, aktif dinleme, sohbet) prensibiyle kontrollü sohbetler yap
  • Göster – Görsellerin gücünü kullan, ilgi çek

Bu kısımdan sonra her bir yöntemi daha detaylı şekilde irdeleyen yazar, okuyanlara nasıl daha kısa ve öz içerikler oluşturabilecekleri konusunda önemli bilgiler veriyor. Yazara ve kitaba olan saygımız nedeni ile bu kısım ile ilgili içeriği burada yayınlamıyoruz. Ancak daha fazla bilgiye ulaşmak isteyenlere kesinlikle kitabı alarak okumalarını tavsiye ediyoruz. İyi okumalar…

DİĞER HABER
27 Mart 2017