Emlak sektöründe çalışanlar için “durmak” diye bir kavram geçerli değildir. Çünkü, siz dursanız da emlak endüstrisi çalışmaya devam eder. Yani, bu sektörde para kazanmak, iyi gelir elde etmek gibi bir hırsınız var ise, her zaman çalışmaya hazır olmalısınız. Ancak, bir insan olduğumuzu unutmamamız gerekir ve enerjimizin ve kendimizin sınırları olduğunun farkında olmak zorundayız.
Emlak Danışmanlarında tükenmişlik sendromu belirtileri nelerdir?
Yavaş yavaş iş ile ilgili motivasyonunuzu kaybediyorsunuz diyebiliriz. Geç kalmadan tükenmişlik sendromu çukuruna düşme ihtimalinizi azaltmanız, mümkünse ortadan kaldırmanız gerekiyor. Peki bunu başarabilmek için neler yapabilirsiniz?
Sorun yaşadığınız alanları belirlemek
İşinizin hangi kısımları canınızı sıkıyor ve hangi kısımlarla keyif almadan uğraşıyorsunuz? Yüklendiğiniz iş üzerinde kontrolünüzü kayıp mı ediyorsunuz? Çalıştığınız kişiler ile anlaşamıyor musunuz? Sizi tükenmişliğe iten altta yatan sebepleri belirlemeyi başarabilirseniz, motivasyonunuzu sağlayacak çözüm için gerekli adımları atabilecek, gücü kendinizde bulabileceksiniz.
Küçük olaylar ile mutlu olmak
Bazen kendimizi yaptığımız işe çok fazla kaptırır, işin içinde boğuşurken biraz nefes alıp dinlenmeyi bile unutabiliriz. Emlak sektöründe başarıya ulaşmak için çok fazla parametre ile uğraşırız. Odaklanmak ve konsantre olmak zorundayız, ama yoğun konsantrasyon sonucu daldığımız detaylarda başarısızlık düşüncesi bizi sarabilir. Bunu engellemek için ara sıra nefes alıp kafamızı toparlamak için çalışma sırasında kendimize dinlenmek için bir süre ayırmalıyız.
Ayrıca, umutsuzluk ya da moral bozukluğu yaşamamak için daha önce yaptığımız işleri, müşterilerimizden gelen olumlu yorum ya da mesajları tekrar gözden geçirebiliriz. Bu tarz küçük hatırlatmalar moralimizi yükseltmek için faydalı olacaktır. Çünkü bugüne kadar gelirken bir çok iş başardığınızı unutmamalısınız.
Sınırları belirlemek
Teknik olarak emlak danışmanı olarak müşteriniz için çalışan kişi sizsiniz. Ancak bu, sizin iş haricinde bir hayatınız olmadığı anlamına gelmez. Kontrolün tamamını müşterinize teslim ederseniz tükenmişlik sendromuna olabildiğince hızlı bir şekilde ilerlersiniz. Bu açıdan, çalıştığınız kişilere, dürüst ve açık bir şekilde işiniz ile ilgili kurallarınızı belirtmeniz önem arz etmektedir.
Örneğin; müşterilerinizin, onlar ile kararlaştırdığınız randevu saatlerine uymasını ve belirlediğiniz iletişim yöntemi ile (e-posta, telefon, fax vb.) ulaşılabilir olmalarını sağlamalısınız. Oyunu kurallarınıza göre oluşturduğunuzda müşteriler ile ilişkilerin ne kadar kolay olabileceği konusunda şaşırabilirsiniz.
Zamanı yönetmek
Tüm sektörler için geçerli kural, çabuk cevap ve müsait olmak her zaman pozitif sonuçlar doğurur. Ancak, iyi bir zaman yönetimi geliştirmek genellikle çok zordur. Bunun için, belli bir zaman için kabul edeceğiniz iş yükünü doğru belirlemelisiniz.
Eğer haddinden fazla iş alırsanız, bu sizi başarısızlığa, kontrolünüzü kaybetmeye ve sonuçta motivasyonunuzu kaybedip tükenmişlik duygusu yaşamanıza sebep olacaktır. Zaman yönetiminde herşeyden önce günlük rutinlerinizi doğru bir şekilde programlamalısınız. Bu sayede sonradan gelen işlere ayıracağınız vakit daha fazla olacaktır. Hareket alanınız artacaktır.
Teknolojiden uzak kalmak
Artık internet avucumuzun içerisinde ve internet, içerisine düşmemizi engelleyemeyeceğimiz inanılmaz bir deniz. E-postalar, yeni siteler, bloglar, sosyal medya vb., eğer kontrollü davranmaz isek vaktimizin çoğunu elimizden alırlar. Ara sıra gün içerisinde telefonunuzu, tabletinizi yada bilgisayarınızı kapatıp kendinize dinlenmek için zaman verin.
Yaratıcı tarafınızı desteklemek
Yaratıcılık ya da yeni bir şeyleri keşfetmek tükenmişlik durumu için en iyi panzehirdir. Özel hayatınızda yeni birşeyler yapmak, kişisel gelişiminizi desteklemek ya da mesleki olarak merak ettiğiniz noktalar için ders almak kendinizi tazelenmiş ve enerjiniz artmış olarak hissetmenize yardım edecektir.
(Ayrıntılı bilgi için bkz. “Tükenmeye Başladığınızın Farkına Varın”)