İki yıldan az bir zamandır hizmet veren emlak danışmanları, iş dünyalarında düzey atlamak için başarıya ulaşan etkili iş stratejilerini öğrenmeye önem verirler. Sektöre atıldıktan sonraki iki yıllık ayakta kalma sürecini atlattıktan sonra, artık işinizde bir üst düzeye çıkmayı hedeflersiniz. Bunun için farklı yöntemlere, stratejilere, bilgiye ve hatta test edilmiş bir takım ipuçlarına ihtiyaç duyarsınız.
İşte gayrimenkul kariyerinizi daha üst seviyeye çıkarmak için bazı ipuçları:
Şu gerçeği anlamalısınız. Kişisel olarak bu işi yaparken eğleniyorsanız, işinizi çok daha iyi yaparsınız, daha tutarlı olursunuz ve daha olumlu sonuçlar elde edersiniz. Bu nedenle kendinize güven faktörü üzerinde biraz çalışın.
Artan bir özgüven, sizi daha verimli kılar. Çoğu profesyonelin bugün sadece piyasa koşulları hakkında bilgisi vardır, ancak piyasanın gerçek istatistiklerini bilmezler. Her firma, işin arka yüzünde, istatistiklerin en az yarım düzine kadar temel alt kategorisi olduğunu bilmelidir.
Bir yıl öncesiyle karşılaştırdığınızda bugün pazarda kaç tane ev var? Bir ev, bir yıl öncesine göre ne kadar sürede satılıyor? Ortalama satış fiyatı nedir ve piyasada ne kadar ev stoku var? Burada bir takım basit temellerden bahsediyoruz.
Bu tarz konuların konuşulduğu bir sohbete katıldığınızda, size itibar kazandıracak en azından iki veya üç istatistiği diğerleri ile paylaşabilmelisiniz. Bu, kendinize güveninizi muazzam derecede arttıracaktır.
Bir faaliyette bulunacaksanız, o faaliyete dair bir yapılacaklar listesi ve sisteme sahip olup olmadığınızdan emin olun. Sadece bir open house etkinliği gerçekleştirecek bile olsanız, bu etkinlik için gerekli olan şeylerin listesini önceden yapmalısınız. Başarılı olmak için en kolay işte bile bir strateji ve plan sahibi olmanız gerekir.
Yılda en az iki defa veri tabanınızdaki destekçileriniz ile bir araya gelerek toplanın. Örneğin yaz mevsiminde mini bir barbekü organizasyonu düzenleyebilirsiniz. Yada müzik eşliğinde güzel bir akşam yemeği tertip edebilirsiniz.
Ofisinizden dışarı çıkın. Bazı profesyoneller, bir telefon görüşmesi yapmak veya birisiyle yüz yüze görüşme yapmak yerine bir e-posta göndermek konusunda daha iyidir. Bu belirgin bir farktır. Ancak yerel etkinliklere veya mesleki davetlere katılarak bu eksikliği gidermek ve özgüven kazanmak mümkündür.
Bir veri tabanı, sadece isimler ve onların iletişim adreslerinden oluşmaz. Onlar, geliştirmekte olduğunuz ilişkiler hakkındadır. Eğer veri tabanınızda az sayıda ama sağlam ilişkiler kurduğunuz kişiler bulunuyorsa, sayfalarca uzayan içi boş bir veri tabanına sahip kişilerden daha başarılısınız demektir.
Birçok yeni firma, iş kurmak için çok fazla enerjiye sahiptir. Para harcamaya, sıkı çalışmaya, kazanmak için tüm fedakarlıkları yapmaya hazırdırlar. Ancak bunlar yetmez. Aynı zamanda bunlara bir yön vermeniz gerekir. Nereye gideceğinizi bilmelisiniz.
Diğerlerine göre daha az şey yapın, ama yaptığınız şeyler gerçekten etkili ve iyi şeyler olsun. Çok farklı şeyleri üst üste denemek, bazen verimliliğinizi yavaşlatabilir. Her şeyi doğru yapmak zorunda değilsiniz, ama doğru olduğunu bildiğiniz şeyleri yapmak zorundasınız. Kesin emin olduğunuz işleri yapın.
İşimizin üçte ikisinin tanıdığımız insanlardan geldiğini herkes bilir. Eğer işinizin çoğunu tanıdığınız insanlardan ve referans olunan kişilerden kazanıyorsanız, o zaman zamanınızı, enerjinizi ve paranızı da işin geldiği noktalara orantılı olarak harcamalısınız.
Her 21 günde bir, direkt posta veya elektronik posta yolu ile veri tabanınızla iletişime geçin. İletişime geçtiğiniz kişiler, sizden her 21 günde bir önemli bilgiler almaktan memnun kalacaklardır. Örneğin piyasadaki istatistikler veya yeni satış listesi ile ilgili bilgiler verebilirsiniz.