Kabul edelim: Gayrimenkul alıp satmak korkutucu bir süreç olabilir. Genellikle insanların yaptığı en büyük işlemdir ve çoğu insanın her gün yaptığı bir şey değildir (bir emlakçı değilseniz!).

İster alıcı ister satıcı olun, herkesin gayrimenkul işlemleriyle ilgili bilinen ve bilinmeyen korkuları vardır.

Alıcıların en sık yaşadığı korkular şunlardır:

1. Fiyat

Alıcılarınız ev için adil bir fiyat mı ödüyor? Ya fazla ödeme yapıyorlarsa?

Bölgedeki benzer mülkler daha ucuza satılırsa veya fiyatlar düşerse ne olur? Alıcı beklemeli miydi yoksa tetiği çok mu geç çekti?

2. Para çukuru satın almak

Bu korku, ister acemi ister deneyimli olsun her alıcı için büyük bir endişe kaynağıdır.

Ya ev denetlemede büyük sorunlar bulunursa veya içeri girildiğinde daha derin nitelikte daha fazla sorun keşfedilirse? Bir satıcı mülkü "olduğu gibi" satmak isterse, bir alıcı "ne saklıyorlar?" diye merak eder.

Alıcılar yenileme yapmayı planlıyorsa, genellikle tadilat sürecinin temel sorunları veya onarımı önemli miktarda paraya mal olacak gizli termit hasarı gibi büyük ölçekli sorunları ortaya çıkaracağından endişe ederler.

3. Komşular ve mahalle

Bir alıcı, bir mahalleye taşındığında oranın düşündüğü gibi olmadığını keşfetmekten sıklıkla korkar.

Arabayla geçerken size gülümseyip el sallayan o iyi komşulara ne oldu? Ya komşular dost canlısı değilse veya garip çıkarsa?

Peki ya yan komşunun çılgın kiracılarını ya da caddenin karşısındaki sevimli eve gecenin her saati girip çıkan arabaları keşfetmeye ne dersiniz?

Bir alıcı ne kadar titiz davranırsa davransın, mahallede 7/24 bulunup mahallenin gerçekte nasıl olduğunu bilmenin yerini hiçbir şey tutamaz. Komşunun balkonunda hoş görünen çiçekler her zaman bir seçenek değildir.

4. Faiz oranları

Peki ya alıcınız bir şey bulamadan faiz oranı yükselirse?

Bu endişe son birkaç yıldır şimdiki kadar yaygın değildi. Seçimden sadece birkaç hafta sonra, faiz oranları yüzde 4'ün üzerine çıktı ve kontrol edildikleri saate ve güne bağlı olarak yüzde 5'e kadar yükseldi.

Bu, istediklerini elde etmek için kendilerini zorlayan (herkes öyle değil mi?) alıcılar için gerçek bir endişe kaynağıdır. Farklı pazarlarda değişen seviyelerde envanter ve karşılanabilirlik eksikliği alıcılar için yeterince streslidir — şimdi aylık ipotek ödemeleriyle ilgili rahatlık seviyelerini etkileyebilecek faiz oranı dalgalanmaları konusunda endişelenmek zorunda kalmaktan bahsetmiyoruz bile.

5. Ev göründüğü gibi değil

Her alıcı, bir eve pembe gözlüklerle aşık olur bir bakıma.

Şahsen gösteri, alıcı bu alandaki hayatını hayal etmeye başladıkça heyecan ve beklenti yaratır. İkinci ziyaret sırasında (eğer piyasa ikinci bir bakış için zaman sağlıyorsa) alıcı zihinsel olarak taşınmaya başlar ve bazen eve nesnel olarak bakıp  günlük hayatta nasıl yaşayacağını görmek zor olabilir.

Peki ya kat planı alıcının düşündüğü kadar iyi olmazsa veya dolap ve depolama durumu alıcının tahmin ettiğinden çok daha zorlu hale gelirse?

Bazen tam olarak uymayan bir şeyi "işe yarayacak" tutumuyla rasyonalize etmek kolaydır. Birden fazla teklif gelmeden veya başka bir alıcıya yenilmeden önce teklif vermenin getirdiği aciliyetle birleştiğinde, baskı altındayken çarpık bir görüşe sahip olmak kolay olabilir.

Hayatın önemli dönüm noktalarından birine girişirken korku yaşamak alışılmadık bir durum değildir. Bilinmeyenden korkma ve şüpheler sıklıkla ortaya çıkar.

Ancak alıcılar, bu korkuları azaltmanın yolları olduğunu bilerek rahatlayabilirler; yanlarında deneyimli bir emlakçı, sürecin her adımında onlara rehberlik edecektir.

Endişelenmenize gerek yok! Emlakbroker.com'un deneyimli ekibi, ev satın alma sürecinin her adımında size rehberlik ederek bu korkuları yenmenize ve hayallerinizdeki evi bulmanıza yardımcı olmak için burada.