Tüm pazarlama stratejilerinin ortak amacı müşteriye belirli bir mesajı iletebilmektir. Bu mesaj bazen bir ürünü satın almalarını sağlamayı, bazen markanın bilinirliğini artırmayı, bazen de bir şirketin tanıtımını yapmayı içerebilir. Emlak piyasasında ise ürünleriniz listelediğiniz konutlardır ve danışmanlık hizmetinizi, yani aslında kendinizi pazarlarsınız.
Kullanacağınız tüm pazarlama stratejilerinde doğru mesajı verebilmeniz gerçekten çok önemli. Bunun için de müşterilerinizin psikolojisini anlamanız gerekiyor.
Nörolinguistik Programlama (NLP) adı verilen ve 1970’lerde matematikçi John Grinder ve dil bilimci Richard Bandler tarafından geliştirilmiş bir iletişim tekniği var. Bu teknik, kişilerin ve şirketlerin iletişim becerilerini geliştirmelerini ve başarıya daha hızlı ulaşmalarını hedefliyor.
Bu tekniğe göre, insanların edindikleri bilgileri işleme alabilmelerinin 3 yolu var. Daha doğrusu, her insan bu 3 bilgi edinme yolundan birisine çok daha yatkın oluyor:
Görsel
Görsel işlem gözler aracılığıyla gerçekleşiyor ve insanlar bilgiyi resimlerden ve görsel objeleri çağrıştıran kelimelerden ediniyor.
İşitsel
İşitsel işlem sesler üzerinden ilerliyor ve bilgi sesten ya da işitsel öğeleri çağrıştıran kelimelerden ediniliyor.
Kinestetik
Kinestetik konsepti dokunma veya duyguları ifade ediyor. Duygular ise içsel ve dışsal olarak ikiye ayrılıyor. İçsel duygular mutluluk, huzur, endişe gibi duyguları ifade ederken, dışsal duygular tat, koku, dokunma gibi fiziksel hareketleri içeriyor. Bu duyguları harekete geçiren kelimeler kinestetik işleme alınıyor.
G-İ-K, yani Görsel-İşitsel-Kinestetik metodu özellikle gayrimenkul piyasası için geliştirilmiş olmasa da, her türlü pazarlama aktivitesi için kullanılabiliyor. Bu yüzden siz de bu metodu rahatlıkla hazırladığınız konut reklamlarında kullanabilirsiniz.
Görsel kelimeler kullanarak gözlerini efektif kullanan müşterilerinizi yakalayabilir, işitsel kelimelerle sese duyarlı müşterilerinize seslenebilir ya da iyi kullanılmış kinestatik kelimeler ile duygusal müşterilerinizle iletişim kurabilirsiniz.
Kafanızın karıştığının farkındayız. Bu yüzden konsepti daha iyi anlamanız için şimdi bazı örnek kullanımlar göstereceğiz. Bu söz öbeklerini rahatlıkla hazırladığınız pazarlama materyallerinde kullanabilirsiniz.
Görsel
İç ferahlatıcı bir mekan
Bakış açışınızı değiştirecek bir yapı
Bir tabloyu andıran doğa
Tam bir görsel şölen oluşturan parklar
Manzaranın tadını çıkarabileceğiniz bir balkon
İşitsel
Kulak vermeniz gereken bir kampanya
Sesini duyurmak isteyen bir ev
İletişiminizi artıracak sosyal mekânlar
Doğayı dinleyebileceğiniz bahçeler
Kinestetik
Tadı damağınızda kalacak aktiviteler
İçinizin mutlulukla dolacağı yaşam alanı
Doğanın kokusunu içine çekebileceğiniz bir manzara
Endişelerinizi geride bırakabileceğiniz bir ortam
Huzurla çocuklarınızı izleyebileceğiniz park alanları
İyi pazarlama miktarlarla değil, nitelik özellikleriyle değerlendirilir. Paranızı, enerjinizi ve zamanınızı size en çok getirisi olacak aktivitelerde harcamalısınız.
Kullanacağınız pazarlama materyallerinde görsel, işitsel ve kinestetşk kelimeler kullanmanız, bilgiyi işleme alma tarzı farklı olan tüm müşterilerinize hitap etmenizi sağlayacak. Ama broşürler, televizyon reklamları ya da sosyal medya paylaşımları gibi farklı materyaller kullanmayı da bilmelisiniz.
Doğrudan pazarlama kanalları emlak sektörü için daha efektiftir. Ama pazarlama kanallarını kullanırken hedef kitleye ulaşmanızı sağlayacak araçlara yönelmeli ve kendinizi pazarlamaktan vazgeçmemelisiniz. Pazarlama için uzun vadeli bir plan yapın ve sonuçlarınızı takip edin.
Yazıyı küçük bir beyin jimnastiği ile bitirmek istiyoruz.
Aşağıda herhangi bir ilan sitesinden aldığımız rastgele bir ilanı paylaşıyoruz:
“Ana cadde üzerinde, deniz manzaralı, 200 m2, 4+1, 2 banyolu, asansörlü, kapıcılı, prestijli binada, boya badanası yapılmış, spot aydınlatmalı, klimalı, beyaz eşyalı, kiralık daire.. Detaylar için lütfen iletişime geçiniz.”
Sizden ricamız, bu ilanı yazı boyunca bahsettiğimiz görsel, işitsel ya da kinestetik kelimeleri kullanarak nasıl baştan yazabileceğinizi düşünmeniz.
Hatta lütfen yazıların yeni halini yorum olarak paylaşmaktan da çekinmeyin. Ne de olsa bilgi paylaştıkça çoğalır.