Elektrikli araçlar için şarj istasyonları, bir evin anında satışını sağlayan yeni bir lüks olanak olabilir mi? Görünüşe göre Tesla'nın doğduğu Kuzey Kaliforniya'daki Fremont şehri öyle düşünüyor. Fremont'ta yeni ev projelerinin, mevcut apartman komplekslerinin ve ticari gayrimenkullerin hepsinde şarj istasyonlarını içermesini gerektiren yeni bir yasa uyguladılar.
Geçen yıl, elektrikli araçlara (EA'lar) olan talep, Tesla'nın hisse senedi fiyatında ani bir artışa yol açtı ve elektrikli araç öncüsünü bir iflas adayı olmaktan dünyanın en değerli otomobil üreticisi haline getirdi. Tesla'nın Türkiye açılımıyla, önümüzdeki 10 yıl içinde milyonlarca elektrikli aracın yollara çıkması bekleniyor.
Bazıları elektrikli otomobillerdeki bu büyümeye kaçırılmış bir yatırım fırsatı olarak bakabilir. Ancak ticari gayrimenkulde olanlar için gerçek fırsat daha yeni başladı: Şarj istasyonları yarışı.
Heyecan Verici Ticari Gayrimenkul
Dünya genelinde şu anda milyonlarca elektrikli araç bulunuyor. Fakat otomobil üretiminin aksine şarj istasyonları ciddi şekilde geride kaldı. Araştırma raporlarına göre, şarj altyapısı yatırımlarının önümüzdeki 5 yıl içinde 100 milyar doları aşması bekleniyor.
Bu yeni pasta ticari gayrimenkul danışmanları ve yatırımcıları için önemlidir? Çünkü şarj istasyonları görünüşte elektrikli araçlara güç sağlarken, müşterileri perakende satış noktalarına da ulaştırıyor.
Başka bir deyişle, araçlarını şarj etmek için bekleyen sürücüler artık tutsaklar ve arabanın içinde veya dışında sabitlenmiş müşteriler olarak görülüyor- tam da fiziksel alışveriş merkezlerinin çekmek için mücadele ettiği şey budur.
Benzin İstasyonunu Yeniden Tasarlamak
Yakıt ikmali istasyonları sırasında sürücülere daha fazla ürün satılması kavramı, onlarca yıldır market endüstrisinin bir aracı olmuştur. Şu anda, benzin istasyonlarının %90'nında, yüz milyarlarca dolarlık gelir sağlayan marketler bulunuyor. Bu doğal sinerji, ticari gayrimenkul yatırımcılarını şarj pazarına girmek için ideal bir konuma getiriyor.
Kalma Zamanı Paradır
Benzinli market modelinin ana sınırlamalarından biri, sürücülerin araçlarına ortalama 2-3 dakika yakıt ikmali yapmasıdır. Bu durum, alışveriş yapmak için fazla zaman bırakmayan bir müşteri kaybı olarak adlandırılıyor.
Peki ya elektrikli araçlar için? Şarj süresi şu anda yüksek güçlü hızlı şarj cihazlarında bile 15-20 dakika civarında olduğu açıklanıyor. Bu sadece şarj süresinde bir artış değil, aynı zamanda araç içerisindeki kişilerin bekleme süresinde de artışlara dönüşüyor. Elektrikli araç sürücülerinin yakıt ikmali dışında her şeyi (örneğin alışveriş) yapmak için harcadıkları süre ticari gayrimenkul yatırımcıları için büyük fırsat. Elektrikli araçlar konusunda yapılan bir araştırma, elektrikli araç şarj cihazlarının bekleme süresini 50 dakikaya kadar artırabileceğini öngörüyor.
Bekleme süresindeki bu artış, son derece yanıcı sıvılar yerine elektrik sağlamanın daha az tehlikeli doğasıyla birlikte, şarj konumlarının neredeyse her yere yerleştirilebileceği anlamına geliyor. Şu anda şarj istasyonlarının bulunduğu birçok işletme türü arasında marketler, oteller ve alışveriş merkezleri bulunuyor. Bunlardan, bakkallar (%66) ve alışveriş merkezleri (%36), potansiyel EV müşterileri tarafından en çok arzu edilen şarj yerleri olarak görülüyor ve sürücülerin şarj olurken alışveriş yapmaktan keyif aldıkları fikrini destekliyor.
Sonuçta, ticari gayrimenkulün yeni pastasının kazançlı olup olmayacağını sadece zaman gösterecek. Önümüzdeki on yılda yollara çıkacak on milyonlarca elektrikli araçla, yatırımlarını artırmak isteyenlerin ticari gayrimenkullere göz kulak olmaları akıllıca olacaktır.