Bu sektöre ilk girdiğinizde bir duygu karmaşası içerisinde olursunuz. Kendinizi koskoca bir mısır tarlasının ortasında kalmış gibi hissedersiniz. Mısırlar o kadar uzun ve sıktır ki siz onların arasında zar zor tepe noktayı görebilirsiniz. Sonra bir anda sizi başarıya ulaştıracak sesi duyarsınız. Sese yönelerek ona ulaşmaya çalışırsınız. Ama etrafta hiçbir şey göremezsiniz. Her yerde gördüğünüz tek şey mısırlardır. Yeni bir yolculuğa başlamak, işte bazen bu derece gerilimli ve hayal kırıklığına uğratıcı olabilir.
Peki, bu belirsizlik içinde sektöre yeni girenlerin neyi tercih etmeleri gerekiyor? Portföy oluşturmayı mı yoksa anlaşma yapmayı mı? Bu soru, yeni başlayanların en sık sorduğu sorulardandır. Ancak maalesef sordukları soruya çoğu zaman şu basit cevap ile karşılık alırlar:
Eğer müşterilere uygun bir liste elinde yoksa yeni anlaşmalar araman saçmalıktır.
Biz ise bunu baştan sona bir düşünelim ve öyle cevap verelim. Bu konuya mantıklı şekilde ve bir entelektüelin dürüstlüğü ile yaklaşmalıyız. İyi bir portföye sahip olmadan bir müşteri bulma gerçeği biraz anlamsız olabilir. Ama elinizde bir demet satılabilir liste olsa bile iyi anlaşmalar yapamayabilirsiniz.
Gerçek ise Çin kültüründeki yin ve yang öğretisinde saklıdır. Karşıt kutuplar ve bunların birbirleri ile olan ilişkisi size doğru sonucu getirir. Yani, bunların her ikisine de aynı anda sahip olmaya ihtiyacınız var. Müşteri ve portföy. Birinden birini seçemezsiniz. Başarılı bir satışın gerçekleşmesi eşleştirme modeli ile olur. Eşleştirme için ihtiyacınız olan şey, her ikisidir.
Bu durumda her ikisine birden nasıl sahip olunabilir sorusu ortaya çıkar. Bu, yeni başlayanların gözünü korkutan ve cesaretini kıran bir durumdur. Ancak tek bir şeye odaklanmak zorken, bazen birbiri ile bağlantılı seçenekleri birlikte elde etmeye çalışmak daha etkili olabilir.
10/4 kuralı, aslında oldukça ilginç bir metottur. Ancak bu metodu Çin'de kullanan gayrimenkul çalışanları, bu yönteme o kadar alışmıştır ki birbirleri ile görüştüklerinde “Bugünkü 10/4 nasıl gidiyor?” şeklinde sorarlar. Birazdan bu sorunun ne anlama geldiğini siz de anlamış olacaksınız.
Bu kural, işinizde en önemli olan 4 şey üzerine odaklanmanızı ve bu 4 şeyin her biri için kendinize 10’ar görev belirlemenizi salık verir. En önemlisi ise her gün kendinize yeni bir 4’lü bulmanız gerektiğidir.
Bu sayede işinizi büyütmek veya devam ettirmek için elinizde sağlam nedenleriniz ve hedefleriniz olur. Eğer günün sonunda belirlediğiniz görevleri tam anlamıyla yerine getirirseniz, uzun vadede çok önemli ilerlemeler kaydedebilirsiniz.
Bu 4’lü içinde neler olabilir? Yeni mülkler bulmak, satıcı listesi kazanmak, alıcılar kazanmak, anlaşma kapamak gibi… Örneğin bu amaçlar için gününüzü 10/4 kuralına göre şu şekilde geçirebilirsiniz:
1) 10 tane mülk gez.
2) 10 tane potansiyel satıcı ile konuş.
3) 10 tane potansiyel alıcı ya da gelen referanslar ile konuş.
4) 10 tane yeni özelliği, satış kapamayı daha hızlandırmak için uygula.
Günün en sonunda ise tüm bu yaptıklarınız sizin geçim kaynağınızı oluşturacaktır.
Bir başka örnek daha:
1) Veri tabanına 10 tane yeni kişi ekle.
2) Veri tabanındaki mevcut 10 kişi ile bağlantı kur.
3) Geçmişteki 10 tane arkadaş veya topluluklara not gönder.
4) Şehrindeki 10 meslektaşınla tanış, görüş, ilişki kur.
Peki, sizin bugünkü 10/4’ünüz nedir? Bizimle paylaşmayı unutmayın. :)