Emlakçılar olarak akıllara durgunluk veren bir istatistik yığını ile karşı karşıyayız.

Aslında bazı uygulamaların bu verileri güzel, profesyonel görünümlü çizelgelere ve diyagramlara dönüştürmesi harika bir şey, böylece biz de onları müşterilerimize gösterebiliyoruz.

Bu çizelgeler kesinlikle etkileyici görünüyor! 

Ancak, müşterilerinizi istatistiklerle boğmanın yarardan çok zarar verme olasılığını göz önünde bulundurun. ????

Süslü çizelgeler ve diyagramlar, en güçlü Analitik müşterilerinizi bile etkileyebilir. Bu sunumlardan onlar bile bunalabilir.

Analiz-Paraliz'i duydunuz, değil mi? Analitik bir kişiye ne kadar çok bilgi verirseniz, kafaları o kadar karışır. Bu kötü kararlara yol açar.

Peki ya satıcınız bir Analitik düşünceye sahip DEĞİLSE? 

Çoğu istatistiksel veri onlar için karmaşıktır. Onlara slaytları gösterirsin ve gözleri şaşı olur. ????

Emlak istatistiklerinin yarısının hiçbir yararlı amaca hizmet etmediğini görüyoruz. Diğer yarısı? Neden doğaları gereği güvenilmez olduklarını açıklamamız gerekiyormuş gibi hissediyoruz.

“Piyasadaki günler mi?”

Ne yazık ki, bu istatistik size bu mülklerden bazılarının kaç kez piyasada olup olmadığını söylemez.

"Satış fiyatının liste fiyatına oranı?"

Ne yazık ki, bu istatistik size bu mülklerin bazıları nihayet satılmadan önce kaç fiyat indirimi olduğunu söylemez.

Tüm bu açıklamaları atlamanızı ve bunun yerine müşterilerinize konu pazarı anlama konusunda gerçekten önemli olan üç istatistiği göstermenizi öneririz:

Arz ve Talep ve Emilim Oranı. ????

Absorpsiyon oranı basitçe arz ve talep arasındaki orandır. Absorpsiyon oranı değiştiğinde, diğer tüm istatistikleri etkiler.

Örneğin, absorpsiyon oranı düşerse, 'Piyasadaki Günler' artar ve 'Satış Fiyatından Liste Fiyatına' düşer. 

Her emlak istatistiği, esasen arz ve talebin bir türevidir. Öyleyse neden pazar analizinizi olması gerekenden daha kafa karıştırıcı hale getiriyorsunuz?

Sadece temel bilgilerinizi kullanın. Sunum sırasında bir dahi gibi görüneceksiniz ve müşterileriniz bu istatistiklerin mülklerinin satılabilirliğini doğrudan nasıl etkilediğini anlayacaktır. ????

Arz ve talebi etkili bir şekilde göstermek için aylık grafikler yapmanız gerekir. 

Bu biraz çaba gerektirecektir, ancak işiniz bittiğinde, müşterilerinize rakiplerinizin sahip olmadığı şeyler göstermek için güçlü ve anlayışlı bir grafik setine sahip olacaksınız.

Aydan aya envanter ve satış rakamlarının tümü Google'da ufak bir araştırma yaptığınızda karşınıza çıkacaktır. Siz, sadece 3-5 yıllık bilgileri toplayın, bir Excel tablosuna girin ve yıllık grafikler oluşturmak için verileri dışa aktarın. 

Aynı grafikte, emilim oranını da (satışların yüzde olarak ifade edilen envantere bölünmesi) belirtebilirsiniz.

Bir elektronik tablodan nasıl grafik oluşturacağınızı bilmiyorsanız, ya Google'a danışın ya da bir Yotube videosundan kolayca öğrenin! ????

Grafiklerinizi hazırladınız. Şimdi ne olacak?

Göreceksiniz… ????

Arz ve talebin doğrudan fiyatlandırmayı ve satılabilirliği nasıl etkilediğini fark etmeye başlayacaksınız.

Bir süre sonra, geleceği oldukça doğru bir şekilde tahmin etme becerisine sahip olacaksınız ve siz daha farkına bile varmadan… Artık bir pazar uzmanısınız!